DORUKTÜRK TV

6 Mayıs 2012 Pazar

Bir adam vardı, kıllanan

Bir adam vardı, kıllanan
..: 13.10.2006:..

Geçenlerde Sn. S.Sabah isimli okuyucumdan bir e-mail aldım. Sizlerle paylaşmak istiyorum: “Birkaç yazınızı okuma fırsatım oldu ve çok beğendim. Bundan sonra sürekli okuyacağım, sizi tebrik ediyorum. Benim size bir eleştirim olacak! Yazılarınızda sadece milliyetçi ve belli bir ideolojinin görüşüymüş izlenimini bilerek vermek istiyormuş gibisiniz. Bence normal vatanını seven bir vatandaşın da katılacağı görüşler. En azından o ideolojik görüntüyü kaldırsanız, daha geniş kitleler de rahatlıkla okuyacaktır. Biliyorsunuz bizim ülkemizde bazı söylenenlere kafadan bilinçsizce muhalefet eden birileri hep olmuştur. İçinde Milliyetçilik ve Türk kelimesi geçti mi hemen KILLANIR birileri. En azından kıllandırmadan söyleyelim doğruları. Saygılarımla.”
Sevgili Sabah kardeşim. Çok acı bir gerçeği samimi kelimelerinle ifade ettiğin için, sadece ismini kapatarak olduğu gibi değerli okuyucularımıza aktardım. Kıllanan veya kıllanabilecek vatandaşlarımıza gelince onlar her zaman olacaklar. Ama onların olmaları bizim Türk olduğumuzdan utanmamız veya Atatürk’ün ısrarla hemen her cümlesinde vurguladığı milliyetçilik kavramını kullanmamızı engellememelidir. Şayet, üstü kapalı olarak benim rengimi merak ediyorsanız çok net söyleyeyim; Kırmızı –Beyaz.
Atatürk Milliyetçisi duruşumla yazılarımın tamamını www.yenialanya .com’daki sayfamdan okursanız göreceksiniz ki, parti veya şahıs ayrımı yapmadan ülkemizin kutsal çıkarlarını korumak ve kollamak arzusuyla Ahmet, Mehmet kırılacak kaygısına kapılmadan, yüreğime güvenerek, birilerinin kalemi olmadan yazmaya çalışıyorum.
Naçizane yapmaya çalıştığım, gazetemiz ve internet kanalıyla günde yaklaşık; +/- 35.000 kişiye en içten vatan sevgimi paylaşmaya çalışmak ve okuyucularımızın içindeki potansiyelin dışa vurumuna katkıda bulunmak.
ZÜBÜK
Aslında bugünkü yazımın başlığı Zübük olacaktı, bu başlık ortalığı kıllandırabilir dedik ve vazgeçtik. Şaka bir yana, Zübük hepimizin her defasında zevkle seyrettiği Aziz Nesin’in dev eseri olan ve onu daha da devleştiren Sevgili Kemal Sunal’ın unutulmaz oyunculuğundan oluşan bir politikacı gerçeği. Bu eserin seçimlerden önce üç ay boyunca haftanın iki akşamı mutlaka televizyonlarda yayınlanması gerektiğine inanıyorum.
Zübük’ü bilenler bilmeyenlere anlatsın diyerek, konuyu Sn. Emin Şirin’e bağlıyorum. Kendisinin görüşlerini ayrı tutarsak yapmış olduğu transferlerle aynı Erkan Mumcu örneğinde olduğu gibi, size Zübük’teki politikacı karakterini anımsatmıyor mu?
Sn. Şirin sanırım en son Genç Parti’de görüldü. Yazılarını okuduğunuz zaman bir sonraki durak, af edersiniz parti, MHP veya BBP olabilir. Demirel’in dediği gibi “Partiler değiştirilmekle aşınmaz”. Sanırım böyle bir şeydi.
Şirin’in yapmış olduğu transfer bir başlangıç gibi gözüküyor. Meclis daha bir sürü Zübük vakasına gebe gibi…....
Bu yazı 306 kere okunmuştur.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder