DORUKTÜRK TV

30 Temmuz 2015 Perşembe

Durum Değerlendirmesi, 30 Temmuz 2015

Her iktidar hata yapar. AK Parti Süt değildir.
Ve bugün Devletin Derinlerinden gelen sözleri uygulamak zorundadır.
İsteyerek ve ya istemeyerek.
Bu saatten sonra geri vites yapanın vites topuzu da sapı da elinde kalır.
Bu operasyonlar, CHP destek olsa da olmasa da Kürtçü Vekilleri HDP ile aynı söylemlerde bulunsa da devam edecektir.
CHP ilk Kongrede tamamen Kürtçü bir parti olacaktır. Gidişat onu gösteriyor.
Sanırım İkinci bir DSP olayı yaşanacak.
CHP adına kim ve ya kimler heyet olarak Diyarbakır'a gidiyorsa bilin ki CHP'nin ilk kongresindeki Başkan adayı ve ekibidir bu muhteremler.

Sabih Samur, 30 Temmuz 2015 19:38

28 Temmuz 2015 Salı

Sabih Samur'dan Durum Değerlendirmesi

Kod Adı TC Oluşumu Kurucu Başkanı Sabih Samur Ülkemizin gerçekleri ve kurgu hakkında Durum Değerlendirmesinde bulundu.
28 Temmuz 2015 Salı 11:08 Durum Değerlendirmesi

Türkiye'ye başta İngiltere olmak üzere Erdoğan karşıtlığı kullanılarak ayar verilmek isteniyor. Bu noktada gerek Kılıçdaroğlu gerekse Bahçeli topa atlamadı. Soğukkanlılıklarını korudu.
HDP süt oğlan rolünde; PKK'nın şehir yapılanmasını tam gaz piyasaya sürmüş durumda.
Asker ve Polis bu saatten sonra molotofa gaz ve su sıkarsa daha nice Binbaşılarımızı şehit veririz.
Elalem (Dış Güçler) ne der umurumuzda olmamalı!
Benim Polisimin kahpece ensesine sıkanın mertçe alnının ortasına sıkmamız gerekiyor!
Türkiye'ye Hasta Adam muamelesi yapanlar hayal görüyorlar.
Biz 1967'nin Mısır'ı değiliz; sabahın köründe uçaklarımızı keklik gibi avlayasın.
Ak Parti dün hangi hataları yaptı ise o dünün şartları altında masaya yatırılır. Her kurum ve kişi demokrasi içinde sorgulanır.
Yargı görevini yapar.
Ama bugünkü durumda AK Parti, Devletin çıkarları doğrultusunda yapılması gerekenleri çok ciddi akıl oyunları uygulayarak, dengeleri koruyarak adımlar atmalıdır, atacaktır.
Şunu çok iyi biliyoruz ki bu saatten sonra Kandil kurutulana kadar kara harekatı dahil olmak üzere her şey yapılmalıdır. HDP madem ki "bizim ordumuz, silahlı gücümüz var" demiştir, madem ki bu güç bizi "tükürüğü ile boğar"; o halde bizler bir defa boğulacağız.
Ya da boğacağız.
Bizi test edenler sonucuna katlanacak.
CHP iç hesaplaşmasını yapmalı. Neden DSP kurulmuştu?
CHP Kürtçülükten vazgeçmeli. Her şey oy değil.
Alevi kökenli ve aslında bu memleketin gerçek Atatürkçüleri, yeni nesil maalesef ekonomik sıkıntılar ve zaman zaman Ak Parti'nin yanlış söylemleri ile DHKP-C'ye evlatlarını kaptırmışlardır. başta Alevi Dedeleri olmak üzere Anne ve Babalar bu gençleri tekrar T.C. saflarına çekebilmelidirler. AK Parti de hataları ile yüzleşip bu konuya ağırlık vermelidir.
"Millet" değil "Türk Milleti" söylemi bizzat Sn. Cumhurbaşkanının ağzından duyulmalıdır.
Gün bu gündür.

Saygılarımla
Sabih Samur 28 Temmuz 2015

http://www.dorukturk.tv/haber/diplomasi/sabih-samurdan-durum-degerlendirmesi/316.html 


27 Temmuz 2015 Pazartesi

BİLGİLENDİRME NOTU (DENKTAŞ'ÇA Dergisi)

DENKTAŞ'ÇA Dergisi 20 Temmuz'a özel 20.000 Adet tiraj ile KKTC'de dağıtıldı.
TC dağıtımı için de tekrar 3.000 adet basımda.

Makalemize yer ayıran değerli kardeşim Sevgili Latif Akça Başkana sevgi ve selamlarımızı iletiyor kutsal Kıbrıs Davasına katkılarından dolayı teşekkür ediyoruz.


Sabih Samur
Kod Adı TC Oluşumu



25 Temmuz 2015 Cumartesi

"Rüzgar eken, fırtına biçer"

Rüzgar eken ve önümüze bu piyoncukları sürenler Fırtına biçmeyi göze alacaksınız.
Algılamanız dileklerimizle.

Sabih Samur, 20 Temmuz 2015, TC

http://ss1967.blogspot.com.tr/…/biz-sirtimizi-onlara-yasliy…


"Kimse Türkiye Cumhuriyeti devletine ve milletimize tehdit dili kullanmasın. Tehdit eden mukabelesini görür. Rüzgar eken, fırtına biçer. Kamu düzenini bir kez tehdit ettiklerinde, onların tehdit için kullandıkları maşalar ya da aldatılmış bazı çevrelere değil doğrudan bu tehdidi oluşturan merkeze gerekli cevabı veririz. Onun için herkesin aklını başına alma günü gelmiştir"

Ahmet Davutoğlu, 25 Temmuz 2015, TC

http://www.dorukturk.tv/…/tehdit-surdukce-operasyo…/306.html


GEÇİCİ VEKİL'DEN MESAJ:



Hava operasyonuna HDP'den ilk tepki
HDP Eş Başkanı Figen Yüksekdağ, F-16'lar Kuzey Irak'taki PKK kamplarını vurunca, Twitter'dan ilk tepkiyi verdi.

İşte Yüksekdağ'ın attığı o tweet:

"Koalisyon yapmamak, barış yapmamak için operasyon yapıyor geçici savaş hükümeti. Ama adı üstünde; geçici!

Sabih Samur Yorumu:

"Arkamıza Kobani'yi aldık" dediğiniz gün sizlerin TC ile irtibatı bitmiştir. Bu cümlenizdir KIRILMA NOKTASI!
Bu cümlenizdir Türk'ün hatadan geri dönüşü!
Son çırpınışlarınız...
Hepiniz Vatana İhanet suçundan yargılanacaksınız; bu ülkenin Türk'üm diyebilen Yargısı tarafından.

24 Temmuz 2015 Cuma

PARS FİLOSU Türkiye Sınırları İçinden Gelecek Tehlikelere Karşı Korunmalı!

Ne demek istiyorum?
1992 yılını hatırlatıyorum. Muavenet Muhribinin vurulmasını.
Ege'de gerçekleşen Ege Kararlılık Tatbikatı esnasında Dost ve Müttefik Amerika tarafından vurulmuştu. Vurulduğumuzla kalmıştık.
Bu sabah gerçekleşen operasyona kadar "bizim reaksiyon, karşı koyma süremiz ve gücümüz test ediliyor" diye yazmıştım.
Şimdi ise olay başka bir boyut kazandı.
Pars Filomuz an itibari ile tehdit ve tehlike altındadır. Allah uzak tutsun eğer filomuzun başına kendi topraklarımızda bir iş gelirse müsebbibi bellidir.
Asla IŞİD ve ya yeni adı ile DEAŞ değildir.
Lütfen Dostlarımıza dikkat.
Batman, Diyarbakır ve İncirlik'te artık dip dibeyiz.
Tanrı Türkü Korusun

Kod Adı TC


SORU

DAEŞ'e ateş açıyorsak ABD de PKK ile müttefik ise biz de ABD'nin müttefiki isek
PKK bizim neyimiz oluyor?
PKK'ya neden ateş açmıyoruz ve ya açamıyoruz?
Cumhurbaşkanı açıklama yaparken OBAMA'nın söyleminin alt yazı olarak geçmesi ne anlama geliyor?
Türkiye Cumhuriyeti Ulusal Kararlarını NATO'ya rağmen dün olduğu gibi tekrar ne zaman alacak?


MUZAFFER TEKİN SİLİVRİ İLE ANILMAMALI!

Muzaffer Tekin Silivri ile anılmamalı.
Orada yaşanmışlıklarına, çilelere, arkadaşlıklara saygı duyulma hakkı
saklı kalmak üzere.
Muzaffer Tekin ismi bambaşka kulvarlarda ve kısmetse, Kurucu İrade temsilcilerinden, Neferlerinden biri olarak, yepyeni projelerle gündemde tutulacak; yeri ve zamanı geldiğinde.
Onu, aklı sıra kullananlar ve kullandığını zannedenler ise bu bahsettiğim icraatları uzaktan, ağzı açık bir şekilde izlemekle yetinecekler.
Baki Selam ve saygı ile.
Sabih Samur
24 Temmuz 2015

T.C. Devleti MUKTEDİRDİR!


Ve Sahne.
"Arkamızı Kobani'ye yaslıyoruz" diyenler, "bizim şehir yapılanmamız var" diyenler...
Molotof ile Can yakan ve hep aynı sokaklarda kaybolan bir türlü bulunamayanlar,
Devleti yöneten Hükümet hatasını gördü; Devletinin birimlerini asli görevleri için harekete geçirdi.
T.C. Devleti MUKTEDİRDİR.
Perde açılmıştır seyredin bakalım bijiler!
Devletimin tüm kolluk birimlerine kolay gelsin diliyorum. Sizlerleyiz.

Kod Adı TC

Allah Razı Olsun



Bugün Dayım Güngör Asma'yı ebedi istirahatgâhına yolcu ettik.
Acılı günümüzde zaman ayırıp gelen, acımıza ortak olan ve bu fotoğrafı çekerek bize gönderen sevgili dostumuz Salih Zeki Durmuşoğlu ve değerli eşiAsuman Sula Durmuşoğlu Hanımefendiye,
telefon ile arayarak acımızı paylaşan Güzel İnsanlar Beyoğlu Filiz, Mehveş Parmaksız Hanımefendilere,
yine Ankara'dan telefon ile arayan değerli dostum Burhan Sen'e,
kardeşim Miray Türkeri ve ağabeyimiz Şaner Güney'e, yeğenimiz Ümit Aksu'ya,
Facebook ortamında tanışma fırsatı bulduğum ve henüz tanışamadığım başsağlığı temennisinde bulunan tüm dostlarıma Güngör Asma Ailesi ve Samur Ailesi adına en içten şükranlarımı arz ediyorum.
İyi ki varsınız.
Saygı ve sevgilerimle


Sabih

22 Temmuz 2015 Çarşamba

İSTİHBARAT

Biz "an itibari ile sınırlarımız içindeki ABD ve NATO birlikleri ile istihbarat çalışması kesilmeli" diyoruz; Hükümet ABD ile istihbaratı daha da geliştirme kararı alıyor:
Bakan Şimşek, finansman konusunda ABD ile bilgilerin kapsamlı olarak paylaşılacağını söyledi.
Ne diyelim vardır bir bildikleri ve ya vardır bizim bilmediklerimiz.

Sabih Samur, 22.07.2015, İstanbul

HATIRLATMA NOTU

Kürt kökenli arkadaş ve komşular kırılmasın diye yıllarca PKK için "Onlar aslında Kürt değil Ermeni" söylemi neyi değiştirdi?
Ha Kürt olmuş ha Ermeni.
Ortada bir gerçek var: O da bu yapı AYRILIKÇI bir yapı.
Ve T.C. Erkleri artık uyanmak zorunda!
An itibari ile Vatanın Bütünlüğünü koruyucu ve kollayıcı tedbirler almayanlar, pansuman tedaviler ve sadece kamuoyunun gazını alacağı düşünülen yumuşak söylemler Aziz Türk Milleti tarafından GAFLET, DELALET VE HATTA HIYANET olarak görülecektir!
Herkes aklını başına alsın.

20 Temmuz 2015 Pazartesi

DUAMDIR!

Allah'ım sen Yüce Türk Milletinin Bekası için Askeri Şûra'da atanacak Genel Kurmay Başkanının Web Sitesi Yöneticisi değil pisipisine kahpece öldürülen
( ki biz şehit diyoruz) Başçavuşumun kanını yerde bırakmayacak aynı gün güneş batmadan başlarını gövdelerinden ayıracak ve bunun için and içecek bir Orgeneral olmasını nasip eyle.
Amin


BİZ SIRTIMIZI ONLARA YASLIYORUZ

Adımız Osmanlı idi vatandaşlarımızın içinde Ermeniler ve Rumlar vardı.
Ama gün geldi içlerinde dolduruşa gelenler oldu.
Ve dediler ki BİZ SIRTIMIZI DIŞ GÜÇLERE YASLIYORUZ.
Kimi Yunanistan'a yerleştirildi kimi ise Ermenistan'a...
Ve 100 Sene sonra:
HDP'li Figen Yüksekdağ, "Biz sırtımızı YPJ'ye, YPG'ye ve PYD'ye YASLIYORUZ, bunu söylemekte ve savunmakta hiçbir sakınca görmüyoruz" dedi.
Türkiye Cumhuriyeti Başbakanı ise bizi temsil eden ve yapması gereken söylemi yaptı: Türkiye Cumhuriyeti Ukrayna değildir, Suriye değildir. MUKTEDİRDİR!
Rüzgar eken ve önümüze bu piyoncukları sürenler Fırtına biçmeyi göze alacaksınız.
Algılamanız dileklerimizle.


Sabih Samur, 20 Temmuz 2015, TC


Böyle durumlarda... (Suruç)

Cumhurbaşkanı Valiyi arar bilgi alır (hangi bilgiyi alacaksa?)
Başbakana Kaymakam kalmıştır o da onu arar.
Vali Kaymakama, Kaymakam Emniyet Müdürüne, Müdür Amirine...
Amir Memuruna...


Ve döner açıklama yapılır:
TERÖRÜN HER TÜRLÜSÜNÜ KINIYORUM!

Sabih Samur

19 Temmuz 2015 Pazar

Özge Tekin ve 20 Temmuz Barış ve Özgürlük Bayramı


Kimdir Özge Tekin?
"Bayramda ne mi yaptım, şu boş beleş seyahatleri bir kenara bırakırsak, Gata Onkoloji Bölümü 5 nolu odaya gittim, babamızı kaybettiğimiz yere, bayramlaşmaya.
Gördüğüm her ere her hastaya sarıldım, şaşırdılar ama garipsemediler.
Bayramlaştık, ruhu oralardaydı biliyorum onu özlüyorum, seviyorummm"
yazan 20 Temmuz 1974 Barış Harekatını gerçekleştiren kahramanlardanMuzaffer Tekin'in hani tepeye adını verdiğiniz Zafertepe ile anılan Tekin Komutanın kızı.
Yarın kısmetse coşkulu bir şekilde hem KKTC'de hem de Türkiye'de kutlayacağız Barış ve Özgürlük Bayramı'nı.
Lakin Adada bir dedikodu almış gidiyor. Eski tüfekler mahzun ve kırgın.
Neymiş efendim? Ellerinde Kıbrıs Bayrağı ile törenleri protesto edeceklermiş Rumcular.
Çipras Sevdalıları, aşıkları...
Geç bunları be Gülüm?
Koskoca Kıbrıs Davamız birkaç fırıldağa oyuncak olacak zayıflıkta mı?
Bu kervan itler ürürken yoluna devam etmez mi sanılır?
Muzaffer Tekin rahmetli oldu diye ZAFERTEPE sahipsiz midir?
Bu isim boşuna mı verilmiştir?
Hayır, asla!
Yeni Nesil hem Adada hem TC'de yetişmeye devam ediyor.
Babanın bıraktığı hattı kızlar, oğullar alıyor.
Muzaffer Tekin görevi Özge Tekin'e bırakmıştır.
Ve Özge diyor ki "Görev Bizde!"
Velhasıl YARIN NE YAŞANIRSA YAŞANACAK!
Belki törene gölge düşecek ama peşinden bizlerin ışığı o gölgeyi çıktığı yere sokacak! Emin olun. Çünkü bizler eminiz.
Çünkü Bizler KURUCU İRADEYİ TEMSİL EDİYORUZ.
BAYRAK BİZDE!
Bayramımız kutlu olsun.


Sabih Samur 19 Temmuz 2015, Türkiye

16 Temmuz 2015 Perşembe

Türkiye'nin MERKEZ SAĞ değil MERKEZ bir Partiye ihtiyacı var


Herkes safını oluşturmaya başladı.

CHP yanlış yolda; Kürtçülük yapanlarla omuz omuza bir CHP, Bayraktan, Vatandan, Milliyetçilik/Ulusalcılıktan dem vuramaz.

Saadet Partisi Milli Görüş söylemini güncelleyerek Merkeze talip olmuyor ve ya olmak istemiyor.

DP isim itibariyle kabul görmedi. Genel Merkez neye ve kime hizmet ediyor bilmiyorum.

DYP ismen iyi bir marka. Kadroda değişiklik yapabilirse...

MHP Devlet Bahçeli yönetiminde nereye kadar giderse...

YURT Partisi Sn. Tantan kalite bir marka isim. Sonrası?
Bekliyor ama neyi bekliyor bende bilmiyorum.

Durum benim penceremde bu.

Siyaset esnafı olmamış, AKP'de kirlenmemiş isimlerinde (mecburen) katılımıyla
Kürtçülük yapmayan Kürt kökenli vatandaşlarımızı da kucaklayacak, Ülkenin bölünmez bütünlüğü noktasında Tek Devlet, Tek Millet, Tek Bayrak, Tek Vatan, Tek Dil söyleminde, Karma Ekonomi modelini öngören Komşu Ülkelerle ve Süper Güçlerle Barışık, Dik Duran, Onurlu Bir Türkiye oluşturmayı hedefleyen bir Merkez Parti.

17 Aralık, 1 Mayıs bunlar hep detay...

Sabih Samur, Mayıs 2014

15 Temmuz 2015 Çarşamba

SANALDA YAŞAYANLAR

Apolitize, asosyal ve bilimum diğer aktivelerin önüne “a” takısı gelmiş olan memleketimin insanı, kendisine biçilmiş, planlanmış, öngörülmüş yaşam alanında yaşamaya başladı.
Ne idi bu belirlenmiş alan?
Facebook.
Gün bitimi evine geldiğinde hemen açlığını gidermek adına bir şeyler atıştıracak, daha yemeğin bitmeden koşturarak bilgisayarın başına geçecek, evde birlikte yaşadığın tüm bireylere arkanı dönerek, beynini, vücudunu, duygularını, fantezilerini, neyin varsa sahip olduğun hepsiyle birlikte klavyeyi oluşturan tuşlar aracılığıyla ekrandan içeri gireceksin.
Hoş geldin sanal hayat.
Sen, ben, o’nun özeti: Sünepenin birisindir orada don juan, Konuşma özürlüsündür orada bülbül.
Hayatında iki kişiden kalabalık bir toplulukla sohbet bile etmemişken orada hatipsindir, 200- 500 kişiden oluşan arkadaş grubuna.
Gerçekte saçını bile taramazsın, bakımsızsındır, orada, profilinde şiirler yazdırtırsın kendine.
Hayvanlardan nefret edersin, orada onları koruma adına tüm aktivitelere katıldığını beyan edersin ve kedi, köpek resimleri kaplamıştır albümünü.
Herhangi bir parçayı baştan sona ezbere bilmezsin, orada Zeki Müren’de olmayan repertuara sahipsindir.
Agresif, hırçın, negatif bir kişiliğe sahipken, orada bir melek, kutsal bir bakire.
Maçosundur, cümleleri birbirine küfürle bağlarsın, orada dünyanın en nazik erkeğisindir.
Hayatın boyunca kirli sakalla dolaşmışsındır, ömründe kravat takmamışsındır, orada, profil fotoğrafında emekli diplomat sanır görenler.
Bu yaşına kadar politikanın P’si ile işin olmamışken, orada tüm partilerin kuruluşundan bugüne kadar geçirdiği tüm evreleri bilecek kültüre sahipsindir, kes, kopyala, yapıştır genel kültürünle, satırını dahi okumadan, okusan da anlamadan.
Sanalda yaşamak senin artık yaşam biçimindir. Gerçek hayattaki silik, ezilmiş, toplumda söz sahibi olamamışlığının acısını çıkartırken, sen artık bir klavye kabadayısısındır.
O tuşlara gururla, endamla basarsın her hangi bir siteden indirdiğin türküyü paylaşırken…
Türkülerine beğeni konulması ve bazılarına “teşekkürler”, “yüreğine sağlık” gibi yorumlar alman seni orgazm boyutuna taşır. Hani gören duyan da türküyü sen söylüyorsun sanır, hangi yürek, hangi emek?
Kocana kızgınsındır, oraya “ilişkisi yok” yazman yeterlidir, hatta utanmasan 3 çocuk annesi olmana rağmen “bakire” tuşu olsa onu bile işaretlersin. Nasılsa arkadaşların dallama ya, “yiyorlar” diye düşünürsün.
Hayatında ağzına içki koymamışsındır, orada votkanın fayda ve zararlarından dem vurursun.
Ömründe camiye gitmemişsindir, Cuma günleri ilk “hayırlı cumalar” yazısını sen paylaşırsın.
Bodrum’un sadece fotoğraflarını görmüşsündür. “Bodrum’un eski havası yoktu bu sene” dersin, utanıp, sıkılmadan.
Yüzme bilmezsin, orada kelebek stilinin çok zevkli ama bir o kadar da yorucu olduğunu vurgularsın bizlere…
Gün gelir deşifre olursun ve bir çırpıda imha edersin kendini, silersin 500 kişiyi. Dönersin tekrar yeni bir sayfa, yeni bir imaj, yeni fotoğraflar ve yeni bir senaryo. Kendine yeni bir başlangıç yaptığını zannedersin, eski dostlarını engellersin, artık sen görünmez olmuşsundur bu sanal âlemde onlar tarafından.
Evet, sevgili dostlar bu yazdığım satırlarda kendinizden bir şeyler bulmamanız dileklerimle.
Sabih Samur

14 Temmuz 2015 Salı

13 Temmuz 2015 Pazartesi

SATRANÇ MASASINDAKİ TÜRKİYE

AK Parti koalisyon görüşmelerine başlarken bir taraftan da Arınç, Müezzinoğlu gibi Partinin ağır topları vasıtasıyla "Bak Erken Seçime Giderim, Bitersiniz!" söyleminde parmak sallattırılıyor.
Satrançta hamleler...
Kırmızı çizgiler kalkacak. Dün dünde kalacak. Yaşanan yaşandı.
Günahıyla sevabıyla HELALLEŞİLECEK.
"Hırsız, uğursuz" demek yok. Fonda hepimiz kardeşiz türküsü...
Bayram tadında koalisyon görüşmeleri...

Sabih Samur 

TARİH TEKERRÜR EDİYOR...

Günümüzde savaşlar ovada, göğüs göğüse süngü takarak icra edilmiyor.
Mertlik beklemek, vücut gücü bunların hiçbiri yok.
Aslında düşmanın bile görünür değil. Dost ve müttefik. Aynı safta gözüküyorsun.
Karşında ise bir ve ya bir kaç piyon.
Kandırılmış zavallı kitleler...
Küçücük çıkarları uğruna karakterinden, namusundan, duruşundan, özünden taviz vererek ellerine verilen elma şekerini yalayıp yutarken piyonu olduğu büyük ülkelere tapan zavallı topluluklar.
İşte Türkiye'ye düşman diye sunulan bunlar. Ve diplomasi, devlet yönetimi, gelenek ve görenekler "biz aptal değiliz, asıl düşmanımız bu ülkedir" diye isim vermeye müsaade etmiyor.
Gerçeği görerek bunu diplomatik bir şekilde son dakika dillendirmeye çalışanlar ise öngörülen ve planlanan şekilde Hak'kın rahmetine kavuşuyor.
Menderes son dakikalarda hangi ülke için ne demişti? Alternatifi ne idi?
Turgut Özal Türk Dünyası ile yakınlaştığı ve Büyük Türkiye söylemine girdiği gün aslında kalemi kırılmıştı.
Diğer lokal olayları muavenet, çuval geçirme vb. dillendirmeye bile gerek yok. Ezberlediniz.
Son bir yılda ise gerek Hükümet gerekse Tayyip Erdoğan liderliğinde belki ayar vermek için belki de gerçekten radikal bir dönüş yapmak için B planı şeklinde hamleler yapıldı. Sert görüntülü söylemlerde bulunuldu sözde dost ve müttefike.
Ve her sertliğin peşinden misli ile karşılık bulundu. Bu karşılık gelene kadar da
hepimizin kullandığı sosyal medyada çok inceden, dozaj dozaj bize ayar verildi.
Yavaş yavaş sonrasında dozajı arttırılarak Çin düşmanlığı!
Çin ile diyalog kurması engellenen ve Uygur Türkleri ile ilgili hiç bir şey yapmayan bir Türkiye. Kendi yüz ölçümü sınırları içinden bağırıp çağırmayan sadece Allah'a havale eden bir Türkiye.
Rusya, Çin, Hindistan ve İran'a düşman olması öğütlenen Natocu Türkiye.
Evet tarih tekerrür ediyor. Nato karşıtı subaylarını ve Ege Ordusunu Hükümetinin gözü önünde Fetullah Cemaat Yapılanmasına kırdıran, yok eden bir Türkiye.
T.C. Cumhurbaşkanı ve oluşacak yeni Hükümet bu gerçekle karşı karşıyadır.
Ya her şeyi göze alarak onurlu ve tam bağımsız olarak yoluna devam edecek ya da her diklenmesinde tokat yiyerek, başına çuvalını efendi efendi giyecektir.
Ve bizler Türk Milleti olarak bu oyunu okuduğumuzu, gördüğümüzü, uyanık olduğumuzu vurgulamak adına bu satırları kaleme alıyoruz.
Tezkereye onay vermeyen bizler, bizim adımıza, Teskere öncesinde ve sonrasında atılan, TBMM'nin haberi ve onayı olmayan imza ve taahhütleri
TÜRK MİLLETİ ADINA REDDEDİYOR, KABUL ETMİYORUZ.
Şahısların Yurt dışında gizli toplantılarda atmış oldukları bu imzalar kendilerini bağlar. Bireysel olarak hesabını verirler.
Türkiye Cumhuriyeti Devletini hiç kimse boyunduruk altına sokamaz.


Arz olunur.

Derin saygılarımla

Sabih Samur, 13 Temmuz 2015, Türkiye

12 Temmuz 2015 Pazar

TÜRK-AMERİKAN SAVAŞI TÜM HIZI İLE DEVAM EDİYOR...

4 Temmuz 2003 Süleymaniye Çuval Geçirme olayı farklı bir versiyon ile
8 gün gecikmeli olarak gerçekleşti.
Uygur Türkleri'nin başına çuval geçirildi.
T.C. Cumhurbaşkanı Erdoğan bir kaç gün önce "Bir Kürt Devleti oluşumuna asla müsaade etmeyiz" demişti.
Kime karşı PYD/PKK ile müttefik olduğunu, dost olduğunu açıklayan ABD'ye karşı.
Peki ABD PKK ile dost ise bizle nasıl müttefik olabiliyor?
Sn. Erdoğan Putin ile neler konuştu?
Ve nasıl oluyor da bizim dışımızda herkes bir bütün olurken biz hangi siyaset ile oyun dışı kalarak Suriye ve Irak'taki tüm gelişmelere seyirci kalıyoruz?
Ne zaman yüksek perdeden ve emin olarak konuşsak anında başımıza çuval geçiriliyor?
İftar yemeği yedikten sonra oradaki 100, 200 kişiye masal tadında hoş sohbetlerle, iç siyasetten dem vurmalarla, aslında AK Parti'nin ne kadar güçlü olduğunu defalarca tekrar etme ile çuval geçirilmeyi nasıl engelleyeceğiz?
Tekrar eski saygınlığımıza, caydırıcı unsur olarak bölgede kuvvetli olduğumuza bu sözde dost ve müttefikleri nasıl inandıracağız?
Bu soruların yanıtını son kalan bir kaç iftar yemeğinde değerli büyüklerimizden bekliyorum.


Derin saygılarımla

Sabih Samur 13 Temmuz 2015, İstanbul


Havva Ana KURUCU İRADE'nin Sesidir

Milli İrade adı altında Yeni Türkiye söylemi ile Devleti kafasına göre yönetmeye çalışanlara bizatihi halkın tokat gibi yanıtıdır Havva Ana'nın gür sesi!
Kurucu İrade, Devletini kuruluş ayarlarına döndürme kararlılığı içindedir.
Yayladan başlayan bu gür ses;
TC ibaresinin yerlerine koyulmasından tut,
Andımıza kadar,
Gençliğe hitabemize kadar,
bizi biz yapan tüm değerlerimiz geri gelene kadar devam edecektir.

Anlamamazlıktan gelenlerin gaflet ve hıyanetten uyanacakları günler çok yakında!

Kod Adı TC


11 Temmuz 2015 Cumartesi

Lobi faaliyeti ve icraat demek sadece GIDA YARDIMI göndermek mi?

Adamın karısına, çocuğuna tecavüz edilmiş, başka birinin kundaktaki bebeleri kurşunlanmış, beyi öldürülmüş ve biz icraat yapıyoruz.
Ne yapıyoruz?
GIDA ve GİYECEK YARDIMI.
Bir şeyler yanlış gidiyor.
Büyük Türkiye böyle olmaz.
Olmamalı!
Büyüklük, soydaşına zulüm yaptırmamaktır. Başta engel olmaktır.
Başta olmazsa korunma talep etmiş ve peşinden öldürülmüş kadının cesedine ulaşan ve not alan, taziye bildiren Savcı ve Emniyetten ne farkın kalır bu mantıkla?
Türkiye'yi yöneten erklerin silahlısı ile sivili ile CAYDIRICILIK UNSURU olmalı!
Gıda yardımı yapanlar da bırakın bunları ifşa etmeyi büyük iş yapmış gibi.
Oluşturduğunuz dernek, enstitü, ocak, vakıf adınız her ne ise bu kurumların hakkını verecek fikirler oluşturun ve heyet olarak o ülkelere gidin görüşün.
"Biz buradayız, konuyu sahipleniyoruz" deyin.
Ölümden öte köy yok.


Sabih Samur, 11 Temmuz 2015, İstanbul

IN - OUT

















.
Çipras ile fotoğraf çekilmek, "Yunanlı Dostumdur" yazmak IN
Kumsal'daki Barbarlık Müzesini ziyaret ve geçmişi hatırlamak OUT

Yükselen Türkiye Platformu İftar Buluşması

Dün akşam iftar ile başlayan savur sonrasına kadar devam eden Beyin Fırtınası...
Bir Düşünce Kuruluşu,
Bir Oluşum.
Türkiye'nin ihtiyacı olan bir adım; Yükselen Türkiye Platformu.

Kırmızı çizgiler Şeker Pembesine doğru açılıyor...

Seçim sonuçları açıklandığında Tayyip Erdoğan'ı yerden yere vuranlara; "bu adamı hafife almayın, şu an deliler gibi kurmaylarıyla çalışıyordur" demiştim.
Sebepleri her ne olursa olsun gelinen durum ortada.
AK Partili bir Hükümet.
Beştepe'de haftada bir yapılacak Bakanlar Kurulu.
Kırmızı çizgiler Şeker Pembesine doğru açılıyor...
Önemli olan bu birliktelikte 2017 yılına kim en az yara bere ile çıkacak?

YAŞ?

Bakalım Cumhurbaşkanımız 2 yıldır etliye sütlüye karışmayan Genel Kurmay Başkanı yerine aynı kategoride mi yoksa yakışan bir atama mı yapacak?
Kıta rahatsız!
Asker şamar oğlanı yapıldı.
Bu durum ne kadar daha böyle sürdürülebilir sözde çözüm süreci hatırına?

Arda Turan ve Memleket

Eğer memleketin medyası, bürokratı, Belediye Başkanı vesairesinin gündemi;
KKTC, Suriye, Hükümet Kurulumu, Doğu Türkistan'dan daha önemli olarak Arda Turan'ın transferi ise Ey Amerika zorlama kendini biz çoktan Mankurtlaşmış ve senin Mandan olmuşuz.
İyi Geceler Türkiyem,
Nerede uyuyor ve uyutuluyorsanız...

SS1967

8 Temmuz 2015 Çarşamba

SÖZCÜ GAZETESİ

Sözcü Gazetesine dikkatinizi çekmek istiyorum. Düne kadar muhalif duruşu ile bir ihtiyacı gerçekleştiriyor diye okuyor ve izliyorduk. Günler geçti...
Sözcü, muhalif kimliğinin altında "Oyun Kurucu" olarak kendine bir misyon üstlendi ve toplumu yönlendirmeye başladı.
O değil bu! Öyle olmaz böyle olacak! Benzeri bir kurulum.
"MHP kötü."
MHP'ye denk tutulan kim HDP?
Parlatılan bir Pop Starı edası ile Selahattin Demirtaş.
Her dakika baş köşede fotoğraf ve haberleri.
Mal beyanı, ailesi, çocukları...
O aslında PKK değil bizden biri. Beyaz Kürt. Kürt de değil barış adamı, Türkiye'nin çocuğu ama Türkiyeli.
Türkiyeli tabiri, Demirtaş figürü hepsi kademe kademe alıştırılıyor ve aslında alıştırıldı da.
Bunu yapan kim?
Sözcü Gazetesi ve enstrümanı olan Fuat Avni denen sanal bir mikser.
Başta hoşumuza gidiyordu. Sanki istihbarat alıyorduk. Kahin bize geleceği okuyordu. AK Parti'ye legal olarak uyarı yapamayan Yargının görevini hukukun görevini onlar üstlenmiş gibi idi.
Öyle olmadığı artık gün gibi ortada.
MHP meze olarak kullanıldı. MHP onların gündeminde bile yoktu. Hedef zaten Kürtçü çizgide bulunan, Ulusalcıların tasfiye edildiği, Alevi olmaktan başka hiçbir özelliği olmayan çoğu kişinin listelerde ön sıralara alındığı ve milletvekili yapıldığı bir CHP. Evet bu grubun asıl hedefi CHP.
CHP baraj altına çekilerek Türkiye Partisi sloganı ile HDP'yi Ana Muhalefet Partisi yapmak.
Bu oyunu AK Parti biliyor ve zevkle izliyor.
Velhasıl kimin eli kimin cebinde ve neyi tutuyor belli değil.
Ne CHP artık Atatürk'ün emaneti olan parti ne de HDP Türkiye Partisi.
Zaman neler gösterecek Allah ömür verirse hep beraber yaşayıp göreceğiz.
Sağlıcakla...


Sabih Samur , 8 Temmuz 2015, İstanbul

7 Temmuz 2015 Salı

ÜZÜLDÜM

Dün Edirne Belediye Başkanı Sn. Recep Gürkan'ın demecini okudum.

http://www.edirneguncel.com/detay.php?id=20072 

Üzüldüm.
Üstü kapalı bir şekilde, aynı Edirne için Devletin diğer görevli makamlarına bütçeler tahsis edilirken ve Edirne için harcanırken sırf Edirne Belediyesi organize ediyor diye Kırkpınar için komik bir ödenek kendisine tahsis edildiğini ifade etmiş açıklamasında.
At binenin kılıç kuşananın.
Sn. Recep Gürkan'ın temsil ettiği makam icraat makamıdır. Şikayet makamı değil.
Kaldı ki Edirne'yi yönetmeye talip olduğunda da CHP değil yine AK Parti iktidarda idi. Dolayısı ile bunları yaşayacağını biliyordu. Önemli olan bu ve benzeri konularla mücadele etmek. Edirne için çözümler üretmek.
Edirne'nin iktidara ihtiyacı olmadan gelir gider dengesini sağlayabilmek.
Bu bağlamda Eskişehir mutlaka incelenmesi gerekli bir örnek şehir
Eskişehir nasıl başardı araştırılması gerekiyor.
Geri kalan teferruat.
Hükümet 100.000TL yerine 2.000.000TL gönderirse Edirne güllük gülistanlık mı olacak? Kırkpınar bittikten sonra ne olacak?
Sn. Gürkan bu sorulara yanıt ve çözüm bulmalı.


Başarılar.

Sabih Samur 7 Temmuz 2015

ÇIK YOLA!

"Devlet Adamıdır", "Büyüğümüzdür" dediklerin hakkında aklında soru işaretleri oluşursa; çözüm üretmek yerine sadece "beklemek lazım" diyen ve lafı eninde sonunda "KONJONKTÜR"e getirenlerden bir an önce uzaklaş.
Eğer bu çözümlemeyi yapabildiysen almış olduğun eğitim ve öğretime güven.
Kurtarıcı arama!
Çık Yola!


3 Temmuz 2015 Cuma

4 Temmuz 2003, BAŞIMIZA ÇUVAL GEÇİRİLDİ!



"Ben ezelden beridir hür yaşadım, hür yaşarım,
Hangi çılgın bana zincir vuracakmış? Şaşarım.
Kükremiş sel gibiyim, bendimi çiğner, aşarım,
Yırtarım dağları, enginlere sığmam, taşarım."


Bu dörtlük Küçük İskender'den değil Mehmet Akif Ersoy'dan. İstiklâl Marşımızın 3. dörtlüğü. İlk iki kıtasını dahi ezbere söylemekte zorlanan bir topluma açıklama gereği duyuyor insan doğal olarak.
Adam sendecilik, bananecilik, ben bilmez merkez bilir aymazlığı...
Merkezin ise ne bildiği ortada.
Sonuç bu dörtlük yani İstiklâl Marşı önce 1992'de sonrasında da 2003'te hikaye oldu. Geçiriverdi elin Coni'si kafamıza çuvalı.
Neden bu konuyu gündemde tutuyorum? TSK'yı yarınlarda yönetecek olan ve bu yazıyı hasbelkader gören olursa aralarında ders çıkarsınlar diye.
Bazen inisiyatif kullanmak gerektiğini sana çuval geçirmek isteyenin kafasına Aziz Türk Milleti Adına sıkman gerektiğini, bunun için Ankara'yı, Genel Kurmay'ı filan asla aramaman gerektiğini bilsinler diye.
Bu utancı yaşatan tüm üst düzey kuvvet komutanları mutlaka yargılanmalı ve hak ettikleri cezayı almalıdırlar. Hoş bizim gönlümüzde zaten yargılanmış ve hüküm giymişlerdir.
Özgürlük Bayramın kutlu olsun dost ve müttefik Amerika.
Yalnız hatırlatalım bir daha asla deneme!
Türk Ordusu gerekli dersi almıştır bir daha asla başına çuval geçirtmez!

https://www.facebook.com/dorukturktelevizyonu/videos/vb.143489212508027/238591382997809/?type=2&theater

Sabih Samur 3 Temmuz 2015


2 Temmuz 2015 Perşembe

GÜNDEM KIBRIS


Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nde iki söylem var ve insanlar bu söylemler arasında ciddi anlamda kümeleşmeye başladı.

"İKİ TOPLUMLU BİR ADA"
"İKİ EGEMEN DEVLETTEN OLUŞAN BİR ADA"


İki toplumdan bahseden KKTC'yi taksi gibi görüyor hedefe ulaşınca ineceği.
Kuzey Kıbrıs ve Kıbrıslı tanımlarını kullanıyor.
74 öncesinde takılı kalmış, Rum sevdalısı; şarkılar, türküler söylüyor, kahveler içiyor.

İki Egemen Devleti savunan ise Out durumuna sokulmuş KKTC'ye sahip çıkmaya çalışıyor.
Devleti olmayanın, egemen olmayanın koruyacak namusunun kalmayacağının bilincinde. Şimdilik sert söylemlerde bulunmak istemiyor, henüz sokaklara inmemiş Ada'ya sahip çıkmak için.
Belki de faşist damgası yemekten çekiniyor.
Dedik ya şimdilik inmemiş sokaklara.
Görünen o ki Ada bir iki gün içinde çok şeylere gebe.
Devletini, dolayısıyla egemenliğini kaybeden halkların durumu ortada; Libya, Irak, Suriye...
Ada'nın Kurucu Unsuru ve Yılmaz Bekçisi Rauf Denktaş ve çizgisini takip edenler yapılması gerekeni biliyorlar ve yapacaklardır da.

Sabih Samur, 2 Temmuz 2015, İstanbul

KUMSAL?


Kimine göre Bodrum'un Barlar Sokağıdır, Lefkoşa'nın Kumsal'ı...
Yersin,içersin müziğini dinlersin. Cool takılırsın.
Bazen entel, dantel.
Kafan güzelse gitar bile çalarsın nasılsa her şey yolundadır;
Yolunu kesen Rum çeteler yoktur. Acaba enseme sıkar mı kancık bir Rum diye düşünmezsin. Ama düşünmediğin bir şey daha var.
Bu ortamı sana kimler sağlamıştır?
Kaç cana mal olmuştur huzur içinde yudumladığın soğuk biran, kolunda kız arkadaşın ve ortam?
Yorma kendini bu sıcakta bunları düşünerek.
Olur da kafana takılır, merak edersen şu an ki rahatlığını neye ve kimlere borçlu olduğunu; oturduğun bardan kalk 100-150 m kadar sür arabacığını,
dön ilk sağdan köşedeki evi ziyaret et.
Kapısında Barbarlık Müzesi yazan evciği.
İşte o zaman belki anlar ve KKTC isimli Devletine ve Bayrağına Allah'ın ipi gibi sarılırsın.


Sabih Samur